Form MHI Klima Sistemleri Genel Müdürü Zafer Sarı:  "Split ve multi split klima alanında Türkiye genelinde 80’i aşkın konsept mağazamızla son tüketiciye hitap ediyoruz. "

Form MHI Klima Sistemleri Genel Müdürü Zafer Sarı ile ürünleri, 2022 yılı planları ve hedefleri hakkında konuştuk. 

Sizi tanımak isteriz. Bizlere kısaca kendinizi tanıtabilir misiniz? 

31 Aralık 1974 tarihinde İstanbul’da doğdum. 1992 Yılında İSTEK Vakfı Özel Beyhan Aral Lisesi’nden mezun olduktan sonra, 1999 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünü tamamladım. 1999-2003 yılları arasında Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsünde Araştırma Görevlisi olarak çalıştım. Aynı kurumda Enerji Sistemleri Mühendisliği üzerine Yüksek Lisans eğitimimi tamamladım. HVAC sektöründe bir süre mekanik saha mühendisi olarak çalıştıktan sonra HVAC ürünlerinin satış ve pazarlamasında rol alarak sırasıyla Sanyo, Sanko-Airfel firmalarında görev aldım. 2011 yılında Form Şirketler Grubu’na dahil oldum. Form MHI Klima Sistemleri firmasının satış tarafında yönetim pozisyonlarında görev aldım. İlerleyen yıllarda Genel Müdür Yardımcısı olarak atandım ve son olarak 2022 yılı itibariyle Genel Müdür pozisyonunda Form MHI Klima Sistemleri’ndeki kariyerime devam etmekteyim.

‘’FORM MHI KLİMA SİSTEMLERİ OLARAK ÜRÜN GAMIMIZDA ENERJİ VERİMLİLİĞİ YÜKSEK, ÇEVRECİ, İNSAN SAĞLIĞI VE KONFORUNU ÖN PLANDA TUTAN ÜRÜNLERE YER VERİYORUZ’ 

Form MHI klima sistemleri ürünlerinin mevcut durumu hakkında bilgi verebilir misiniz? 

Form MHI Klima Sistemleri firmamız, 2011 yılından beri Japon teknoloji devi Mitsubishi Heavy ile VRF sistemleri alanında başarıyla sürdürdüğü iş birliği sonucunda bundan 3 yıl kadar önce marka ile ortaklık anlaşması imzaladı. Ürün gamında split klimalar, multi-split klimalar, profesyonel klimalar, VRF sistemler ve ısı pompaları mevcut. Split ve multi split klima alanında Türkiye genelinde 80’i aşkın konsept mağazamızla son tüketiciye hitap ediyoruz. 

Form MHI Klima Sistemleri olarak ürün gamımızda enerji verimliliği yüksek, çevreci, insan sağlığı ve konforunu ön planda tutan ürünlere yer veriyoruz. Bu kapsamda Mitsubishi Heavy’nin alerjensiz split klimaları sağlıklı insanlar için olduğu kadar alerjiye yatkın ‘atopik’ insanlar için de konforlu bir ortam yaratıyor. Mitsubishi Heavy Airflex kaset tipi klimalar ise sahip oldukları patentli kanat teknolojisiyle tavana paralel üfleme yaparak ortamda bulunan kişileri rahatsız etmeyecek biçimde bir hava akımı yaratıyor ve rüzgarsız bir serinlik sağlıyor. 

Ürünlerimizde güçlü performans ve enerji verimliliği gibi konuların yanı sıra iç hava kalitesine de büyük önem veriyoruz. Klimalarımız, içerisinde bulunan kendi kendini temizleme özelliği sayesinde tozdan kaynaklanabilecek sıkıntıları en aza indiriyor. Ayrıca Diamond ve Premium serisi klimalar alerjen filtreleri sayesinde, alerjiye sebep olabilecek tüm yabancı maddeleri ortam havasından temizliyor. Ayrıca Diamond ve Premium serisi duvar tipi klimalarımızda (ZR-ZS-ZSX-ZM) standart olarak yer alan alerjen filtrenin Covid-19’e karşı etkinliği, Japon Tekstil Ürünleri Kalite ve Teknoloji Merkezi'nde yapılan ISO18184'e uygun testler sonucunda kanıtlandı. Alerjen filtre, enzimlerin ve ürenin gücünü kullanarak filtrede toplanan polen, bakteri, küf, virüs ve diğer alerjenleri inaktif hale getiriyor. Ayrıca yine bu cihazlarda standart olarak yer alan fotokatalitik filtre, ortamdaki kötü kokuları hapsediyor ve yıkanıp güneşte kurutularak tekrar kullanıma hazır hale getirilebiliyor. Japan Textile Products Qua City ve Q-TEC Teknoloji Merkezi tarafından bağımsız olarak gerçekleştirilen testlerde etkisi kanıtlanan alerjen filtrenin, Covid-19'un yüzde 99.998'ini 60 dakikada inaktif ettiği ortaya kondu.

Yeni nesil ürünlerimizden Hydrolution ısı pompası ise tek cihazda ısıtma, soğutma ve kullanım sıcak suyu gibi bir konutun ihtiyacı olabilecek tüm unsurları tek sistem ile çözüm yaratıyor. Binadaki mevcut kalorifer sistemleri ve güneş enerjisi ekipmanlarıyla da uyumlu çalışan Hydrolution Isı Pompası, -20 °C ile +43°C dış ortam sıcaklığı aralığında +58°C’ye kadar sıcak su üretimi ile dört mevsim sıcak su ve kullanım suyu ihtiyacını karşılıyor.

Bunlara ek olarak bir de pandemi sürecinde geliştirdiğimiz Euroform Safelight ürünümüz bulunuyor. İklimlendirme sektöründe ilk kez VRF sistemlerde kullanılabilecek klima tipi UV-C ünitesi olmasıyla öne çıkan bu ürünümüz, hava akımına paralel olarak yerleştirilerek virüs, bakteri, mantar ve diğer patojenleri yok ediyor. Bu sayede kanal tipi klimaların güvenle kullanılmasını sağlıyor. Uygulama esnasında klimaya zarar veren delme, kesme gibi işlemlere gerek olmadan kanal tipi klimaların hava emiş kısmına monte edilebiliyor.

VRF alanında hangi ürünlerle hizmet veriyorsunuz?

VRF alanında yeni nesil KXZ ürünlerimizle tüketicilerimizin iklimlendirme ihtiyaçlarına çözüm sunuyoruz. Bunların içerisinde Dış Hava Soğutmalı Heat Pump, Su Soğutmalı Heat Pump ve Q-Ton gibi çeşitli teknolojilerimiz bulunuyor. 

VRF alanında Heat Pump ve Heat Recovery olarak adlandırdığımız iki sistemimiz ile hizmet sağlıyoruz. KXZ 2 Heat Pump VRF Sistemi genel adıyla 2 borulu sistem olarak biliniyor. Dış ve iç üniteler arasında gaz ve sıvı olmak üzere iki bakır boru hattı dolaşıyor ve aynı anda yalnızca ısıtma veya soğutma yapabilen bir prensip ile çalışıyor. Gelişmiş interver kontrol teknolojisi ile birbirinden bağımsız ortamların iklimlendirmesi ayrı ayrı kontrol edilebilirken sadece ihtiyaç olan alanlar için de iklimlendirme yapılabiliyor. Bu özelliği ile iş merkezlerinden evlere, otellerden plazalara kadar birçok yapıda uygulanabiliyor. 

KXZR Heat Recovery Sistemi ise ısı geri kazanımlı 3 bakır boru tesisatı ile çalıştığından dolayı 3 borulu sistem olarak adlandırılıyor. KXZR sistem, her bir iç ünitenin bağımsız olarak iç ortam şartına ve ihtiyaçlarına göre ısıtma veya soğutma yapmasını sağlıyor. Her bir bölgenin ısıtma ve/veya soğutmasını aynı anda yapabilme özelliği ile farklı yönlere bakan ve binanın cephelerine göre ısı yüklerinin değişkenlik gösterdiği yapılarda kullanılmak üzere oldukça uygun bir sistem olarak konumlandırılıyor. Eş zamanlı soğutma ve ısıtma işlemi sırasında akışkan sistemi içerisinde yüksek verimli çalışma modu otomatik olarak belirleniyor. Isı geri kazanım verimliliği bu kontrol ile en üst düzeye çıkarılıyor ve eş zamanlı soğutma-ısıtma ile çalışma sırasında 9.0 COP’e varan verim değeri elde edilmiş oluyor.

Bir de son olarak geleceğin sıcak su üretim teknolojisi olarak konumlandırdığımız Q-Ton teknolojimizden bahsetmek isterim. Q- Ton Heat Pump Sıcak Su Üreticisi dünyanın ilk Rotary ve Scroll kompresörlerin kombinasyonu ve CO2 akışkan kullanımı ile 90 °C’ye kadar sıcak su üretebilen dünyanın ilk Heat Pump Ünitesi ünvanına sahip olmasıyla dikkat çekiyor. Sıcak su üretim maliyetlerinde klasik sistemlere oranla yüzde 45-75 arasında bir tasarruf oranına sahip olmasıyla otel, restoran gibi mekanlar gönül rahatlığıyla bu sistemi kullanabiliyor. 30 kWh kapasiteli tek bir ünite ile günlük 6,000 litre sıcak su imkanı yaratıyor; aynı zamanda -7 derece dış ortam sıcaklığında yüzde 100 kapasite ile, -25 derece dış ortam sıcaklığında ise yüzde 90 verim ile çalışmayı sürdürüyor.

Verimlilik ve konfor açısından diğer sistemlere göre VRF sistemlerin avantajları nelerdir?

VRF ünitesi temelinde ısı pompası olarak çalışan bir sistem. VRF sistemleri ile hava kaynaklı soğuk-sıcak su üreten ısı pompası sistemleri alternatif çözüm imkanları sağlıyor. Uygulamanın büyüklüğü ve ihtiyaçlarına göre her sistemin sağladığı farklı avantajlar elbette bulunuyor. Örneğin kullanım sıcak suyu ihtiyacının da olduğu uygulamalarda, havadan suya ısı pompası cihazlarında seçenek ve imkânlar artıyor. Bina içi tesisatı anlamında ise birinde su borusu, diğerinde gaz borusu çekilmesi gerektiğinden çok benzer bir durum söz konusu. Dış ünite anlamında da her iki durumda dışarıda hava soğutmalı bir ünite mevcut. İç üniteler özelinde VRF alanında sulu sistemdeki iç ünite çeşitlerine göre çok daha fazla seçenek imkanı oluyor. Sonuç olarak bu seçim, söz konusu bina ya da mahalin, sulu sistem ile mi yoksa havalı sistem ile mi çözülmesi gerektiğine bağlı. Bu da işi projelendiren firmanın dış hava koşulları, müşterinin ihtiyaçları, binanın kullanım şekli ya da boyutları gibi konulara göre değerlendirmesi gereken bir nokta.  

VTCC – Değişken Sıcaklık ve Kapasite Kontrolü VRF sistemlerde bulunan ve bu sayede enerji tasarrufunu en üst düzeye çıkarabilen bir fonksiyondur. Tüm VRF sistem özelindeki ürünlerimizde mevcut olan bu özellik ile ısıtma ve soğutma modunda yüzde 34’e varan enerji tasarrufu sağlıyoruz. Bu da verimlilik açısından bizi bir adım öne çıkarıyor. Özellikle kısmi yüklerde, iç ünitelerden gelen değişken yük taleplerine göre sistemin hedef basınç değeri her daim otomatik olarak ayarlanıyor. Bu sayede iç ünitelerin optimum kapasitelerde çalışması sağlanarak maksimum enerji tasarrufu gerçekleştirmiş oluyoruz. 

2021 yılını firma olarak nasıl geçirdiniz? 2022 yılı için plan ve hedefleriniz nelerdir?

2021 yılında, pandeminin etkilerinin tüm sektörler üzerinde devam etmiş olmasına rağmen Form Grup olarak Ar-Ge, yerli üretim ve satış alanında oldukça verimli gelişmeler kaydettik. Grup genelinde ciromuz TL bazında yüzde 55 artarak 700 Milyon TL’ye ulaştı; Euro bazında ise yüzde 10 civarında arttı. Çalışan sayımız yüzde 20 artarak 240’a çıktı.

Form MHI Klima Sistemleri özelinde ise bayi sayımızı her geçen gün daha da arttırarak daha geniş bir kitleye ulaşıyoruz. 2021 yılı kapsamında Türkiye’de split klima pazarında Mitsubishi Heavy markasıyla toplamda yıllık 25 bin sete yaklaşan satışımız var. Son 2 senede USD bazında arka arkaya yüzde 10 büyüdük. 2022 için de USD bazında yüzde 10 büyüyecek şekilde bir plan yaptık.

2021 yılında Mitsubishi Heavy olarak VRF pazarında toplam dış ünite bazında elde edilen büyüme oranının en az 3-4 kat üzerinde büyüme gerçekleştirdik. Bu sonuçla 2021 yılında VRF pazarındaki payımızı minimum yüzde 3 arttırdığımızı düşünüyoruz. 2022 yılında ise ısı pompalarında ve multi split cihazlarında pazar payımızı minimum yüzde 5 büyütmeyi hedefliyoruz.

Halihazırda ihracat ağımızda başta İsrail, Azerbaycan, Gürcistan, Türkmenistan, Kuzey Kıbrıs olmak üzere Kazakistan, Kırgızistan, Irak, Libya ve daha birçok ülke yer alıyor. 2022 yılında hem bu ülkelere gerçekleştirdiğimiz satışın hacmini hem de ihracat yaptığımız ülke sayısını arttırmayı hedefliyoruz.