Bir nesneyi ses, su, nem, sıcak ve soğuğa karşı korumak için alınan önlemlere yalıtım, tecrit, başka bir ifade ile de izolasyon denilmektedir.
Yapıların uzun ömürlü, yaşanabilir ve kullanışlı olması ancak yalıtım ile mümkündür. Yapı yalıtımı işi, üretimden uygulamaya kadar teferruatlı bir süreç gerektirir. En doğru yalıtım malzemesinin üretilmesi ve uygulanması için fizik, kimya, mimarlık, inşaat, makine, ekonomi gibi pek çok bilimsel disiplini bir araya getirmek ve eşgüdümlü olarak bir çalışma ortaya koymak iktiza eder. Burada hedef, nesnelerde ya da ortamlarda istenmeyen etkinin tamamıyla kaldırılması ya da en aza indirgenmesidir.
Tekniğine uygun olarak yapılmış yalıtım uygulamaları, binada oturanlara güvenli, gürültüden uzak, çağdaş ve sağlıklı, mal ve can emniyeti açısından daha güvenli bir ortam sağlar. Isı,ses,su,yangın yalıtımı uygulamaları, enerji tasarrufu, hava kirliliği, konforlu bir yaşam, gürültüsüz sağlıklı mekanlar ve sürdürülebilir geleceğimiz için bir zorunluluktur. Yalıtımlı binalarda yalıtımsız binalara göre %30 ila %50 daha az enerji kullanmaktadır, bu da hem bireysel hem de ülke ekonomisine katkı anlamına gelir.
YALITIM ÇEŞİTLERİ
1- Isı Yalıtımı:
Isı yalıtımı binalarda ve tesisatlarda kullanılmaktadır,ısı yalıtım uygulamaları ile binanın ömrünü uzatmak, insanlara sağlıklı, konforlu mekanlar sunabilmek ve bina kullanım aşamasında yakıt ve soğutma giderlerinde büyük kazanım sağlamak mümkündür. Mantolama uygulaması ısı yalıtımının bir çeşitidir.
Faydaları: Enerji tasarrufu sağlar, çevre kirliliğini önler, ısı konforu sağlar.
ISI YALITIM NEDEN YAPILMALI?
Artan dünya nüfusuna paralel olarak enerji kaynakları çok hızlı bir şekilde tüketilmektedir. Bu artışı karşılamaya çalışan doğal kaynaklar ise gün geçtikçe tükeniyor. Kontrolsüz enerji tüketimi nedeniyle dünyamızın geleceği tehdit altında. Dünya kaynaklarını verimli bir şekilde kullanmak, hem kendi bütçemize hem de coğrafyamıza önemli ölçüde katkı sağlar. Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak ve kaynakları daha verimli bir şekilde kullanmak mümkün. Doğal kaynakların önemli bir kısmı yakıt olarak kullanılıyor. Binalarda ısı kayıpları; kapı, pencereler, çatı, zemin, havalandırma ve duvarlarda oluşmaktadır. En yüksek enerji kaybının oluştuğu yerler ise yapıların duvarlarıdır. Bu ısı kayıplarının önlenmesi ve ideal ısının binalarda daha uzun süre muhafaza edilebilmesi, duvarlarda ısı yalıtımı ile mümkündür. Doğru bir yalıtım, ısıtma ve soğutmada %40 ile %60'a varan enerji tasarrufu sağlar. Dış cephe mantolama, izolasyon ve ısı yalıtımı, yapıların dayanıklılığını artırarak ömrünü uzatıyor. Sağladığı enerji tasarrufuyla yatırım maliyetlerini düşürüyor. Dekoratif görünümüyle binalarınıza değer katıyor.
ISI YALITIMININ FAYDALARI
Yapılan çalışma ve hesaplamalarda, mantolama ve yalıtımsız yapılarımızın mevcut durumu yıllık 10 milyar dolar ülkemizin ekonomisine zarar vermektedir. Isı yalıtımı standart yönetmeliklere uygun olarak yapıldığında, ülkemizin yılda 2 ile 4 milyar dolar tasarruf yapabileceğini göstermektedir. Enerji tasarrufu ülke ekonomisine ve toplumsal refahımız açısından önemli ölçüde katkıda sağlar. Küresel ısınmadaki mücadeleye de yardımcı olmaktadır. Ülkemizi daha güzel yarınlara taşımak için yalıtımsız binalar kalmasın diyelim.
ISI YALITIMI MALİYETİ NEDİR?
Isı yalıtım fiyatı, binanın yapım aşamasındaki maliyetinin %5 ile %10 arasında önemli ölçüde değişmektedir. Isı yalıtım, dış cephe mantolama, çatı kaplama, izolasyon, su yalıtım, zemin, taban ve tavanların yalıtımı yapılarak yenilenen yapılarda kendini amorti etmesi 3 ile 5 yıl arasında gerçekleşmektedir.
BÖLGELERE GÖRE YALITIM KALINLIĞI VE MEVCUT UYGULANAN KALINLIK
Türkiye’nin 7 bölgesin deki iklim koşullarına göre sıralama şu şekildedir:
Marmara bölgesi; enerji verimliği için 10 cm iken, mevcut uygulama kalınlığı 5 cm dir.
Ege bölgesi; enerji verimliği için 8 cm iken, mevcut uygulama kalınlığı 4 cm dir.
İç Anadolu bölgesi; enerji verimliği için 12 cm iken, mevcut uygulama kalınlığı 6 cm dir.
Güneydoğu Anadolu bölgesi; enerji verimliği için 10 cm iken, mevcut uygulama kalınlığı 5 cm dir.
Doğu Anadolu bölgesi; enerji verimliği için 16 cm iken, mevcut uygulama kalınlığı 8 cm dir.
Karadeniz bölgesi; enerji verimliği için 10 cm iken, mevcut uygulama kalınlığı 5 cm dir.
Akdeniz bölgesi; enerji verimliği için 8 cm iken, mevcut uygulama kalınlığı 4 cm dir.
ISI YALITIM SİSTEMLERİ?
Dış duvar
Yalıtım levhası (Xps levhalar, Eps levhalar, Taş yünü levhalar, Yalıtım sıvası)
Yapıştırma harcı
Dübel (çelik ve plastik)
Köşe profil
File
Sıva harcı
Astar
Dekoratif sıva
Boya
YALITIM NERELERDE YAPILMALI?
Yapı ve konutlarınızın tüm bölgelerinde; dış duvar, pencere, taban, tavan, çatı, teras, sığınak, banyo, mutfak, temel ve bodrum duvarları, drenaj, döşeme ve dış cephelerde vb. gibi bir çok alanda yapılmalıdır.
ISI YALITIM MALZEMELERİN TANIMLARI VE DEĞERLERİ
TAŞ YÜNÜ
İnorganik bazalt taşın 1350 0C – 1450 0C de eritilerek elyaf haline getirilmesi ile oluşan ısı yalıtım levhasıdır.
Taş yününün ısı iletkenlik değerinin çok düşük olması onu iyi bir yalıtım malzemesi yapmaktadır. Yangına karşı dayanımı 650 0C’ye kadar olan bu malzeme A1 sınıfına girerek yangın yalıtım tanımı da taşımaktadır. Ayrıca taş yünü levha malzemesi içindeki çapraz geçişli sayısız elyaf yapıları sayesinde iyi bir ses izolasyonu sağlar.
EKSPANDE POLİSTREN VE KARBONLU KÖPÜK (EPS)
Genleştirilmiş karbon takviyeli polistren granüllerinden oluşan eps ısı yalıtım levhasıdır. Düşük buhar geçirgenlik direnci sayesinde yapılarımız çok rahat nefes alıp vermektedir. İç duvarlarımızdaki nem, rutubet ve boya dökülmelerini önler. Isı iletkenlik değeri düşük olması onu iyi bir ısı yalıtım malzemesi yapmaktadır.
EKSTÜREDE POLİSTREN KÖPÜK (XPS)
Homojen yapı ve kapalı hücre yapısına sahip ısı ve özellikle su yalıtımın vazgeçilmez bir ürünüdür. Kararlı hücre yapısı sayesinde XPS bünyesine su almaz ve nemden etkilenmez. Hücrelerin içindeki hareketsiz kuru hava hapsedilir ve bu sayede ısı yalıtım sağlamakla birlikte zamanla deformasyona uğramayan tek ürün diyebiliriz.
2- Su Yalıtımı:
Su yalıtımı ve ilgili izolasyon malzemeleri; Yapılarda "su yalıtımı", suyun veya nemin yapı içine girmesine veya yapı elemanlarını sürekli bir biçimde etkileyerek teknik ve görsel olarak bozmasına engel olmak amacıyla uygulanır. Bu bozulmalardan en sık karşılaşılanı özellikle bodrum katlarda zemin içerisinde mevcut olan suyun temel duvarlarından veya zemin plağından sızarak bina içerisinden rutubete yol açmasıdır.
Su yalıtımını kabaca şu gruplara ayırmak mümkündür: Topraktan yükselen neme karşı zemin plağının yatay düzlemde yalıtılması (bitümlü örtüler, drenaj levhası vs. ile) Duvarların topraktan yükselen neme karşı yatay düzlemde yalıtılması (duvar bariyeri vs.) Zemin seviyesinin altında kalan duvarlara yatay düzlemde etki eden suyun düşey yöndeki elemanlarla yalıtılması (bitümlü örtüler, drenaj levhası vs. ile)
Su İzolasyon Malzemeleri Çeşitleri:
1. Sürme Tip Su Yalıtım Malzeme Türleri:
Bir yapıyı düşündüğümüzde temel - perde, teras - çatı, balkon, ıslak mekanlar, kapı - pencere detayları ve dış yüzeylerde kullanılırlar. Ayrıca su depoları, kanallar, yüzme havuzları vs. gibi yapılarda kendi başlarına veya yardımcı malzeme olarak işlev görürler. 4’e ayrılırlar;
Çimento esaslı su yalıtım malzemeleri, bitüm esaslı su yalıtım malzemeleri, poliüretan esaslı su yalıtım malzemeleri, akrilik esaslı su yalıtım malzemeleri.
2. Sentetik örtüler:
Plastik esaslı örtülerin üretici firmaların geliştirdikleri formülasyonlara göre çeşitli tipleri bulunmaktadır. Kullanılan bazı plastik tip su yalıtım malzemeleri:
PVC (polivinilklorür): Alev alması zor olan, yakıldığında dioksin adlı zehirli bir gaz türünü havaya salan fakat yalıtım sektöründe bazı uygulamalarda daha iyi bir alternatifi bulunmayan bir plastik türüdür.
- EPDM (etilen propilen dimonomer): Yapay bir kauçuk türüdür.
- HDPE (high density polietilen): Boru üretiminde kullanılır.
Plastik poşetin hammaddesidir.
- CPE (klorine polietilen)
- CSPE (klorosülfone polietilen) / Hypalon
- TPO (termoplastik poliolefin)
- ECB, PİB,FPA, FPP vs.
3. Polimer Bitümlü Membranlar:
Membran: İnşaat sanayisinde kaliteyi arttırmak ve yalıtım sağlamak için kullanılan kimyasal maddedir.
Bitüm: Sıvı ve sarımtırak veya katı ve siyah bir hal ve renkte olan, alev alabilen hidrokarbonlar karııışımı olan bir maddedir. Polimer: Tekrarlanan yapısal kümelerin oluşturduğu yüksek molekül ağırlıklı bileşikler. Yapıların temellerinden çatılarına birçok detayında uygulanabilen bitümlü membranlar ile yapılan su yalıtımı, gerek gelişmiş ülkelerde, gerekse ülkemizde su yalıtımında en fazla kullanılan yalıtım malzemelerdir. Polimer bitümlü membranlar "Elastomerik membran” ve "Plastomerik membran” olmak üzere ikiye ayrılırlar. Elastomerik bitümlü membranlar yüksek elastikiyetleri, plastomerik bitümlü membranlar ise yüksek sıcaklık dayanımları ile birbirlerinden ayrılırlar. Her iki tip membran da yapıların hemen hemen tüm "su yalıtım" detaylarında güvenle kullanılabilmektedir.
3- Ses Yalıtımı:
Binalarda "ses yalıtımı" sesin olumsuz etkilerini en aza indirmek amacıyla yapılan izolasyon türüdür. Sesin ortamdaki yayılmasını kontrol altına almak ses yalıtımındaki en önemli amaçtır. Ses bir ortamda yayılırken önüne bir engel çıktığı zaman, diğer fiziksel olaylar gibi davranır. Yani sesin bir bölümü çarparak geri yansır. Bir bölümü önünde bulunan engel tarafından yutulur. Bir kısmı da önünde bulunan engelin diğer tarafına geçer. Bu sebeple her malzemenin bir ses yutma potansiyeli vardır. Yapılarda "ses yalıtımı" yapılırken bu ses yutma potansiyelleri en yüksek olan maddeler kullanılır. Yapılarda sesin iletimi ve gürültü oluşumu için ki önemli etmen vardır. Bunlardan birisi sesin boşluklardan diğer tarafa geçmesi anlamını taşıyan hava doğuşumlu seslerdir. Bu seslere müzik sesleri, konuşma sesleri örnek olarak gösterilebilir. Diğeri ise darbe kaynaklıdır. Darbe kaynaklı seslere ise zıplama sonucu oluşan sesler, çarpma sonucu oluşan sesler ve bir eşyayı sürüklerken meydana gelen sesler örnek gösterilebilir. Bu seslerin bir kısmı duvarın içinde kalmakta bir kısmı gürültü kaynağının olduğu tarafta ses çıkarmakta bir kısmı ise duvarın diğer tarafına gerek ses çıkarmaktadır.
Ses Yalıtım Malzemeleri
Mineral Yünler (Cam Yünü, Taş Yünü)
Cam Yünü: Ergitilmiş camdan elde edilen ısı ve ses izolasyonunda kullanılan, bükülebilir, ateşe dayanıklı cam lifleridir.
Taş Yünü: bazalt kayasının hamur haline getirilip, daha sonra istenilen kalınlığa göre preslenmesiyle elde edilen yalıtım malzemesidir.
Polietilen: Boru yapımında kullanılan ve ayrıca gıda maddelerinin saklanması için üretilen maddelerin yapımında kullanılan, petrol türevidir.
Kauçuk Köpüğü: Kauçuktan elde edilen "yalıtım" malzemesidir.
Ahşap Yünü: Ahşap kökenli bir "yalıtım" malzemesidir
Poliüretan: Bir karbon bileşiğidir. Buzdolabı gibi günlük hayatımızda kullandığımız araçların yalıtımında kullanılır.
Melamin köpüğü: Bir plastik çeşidi melaminden üretilen "izolasyon" malzemesidir.
4- Tesisat Yalıtımı:
Tesisat izolasyonu Isıtma ve soğutma amaçlı yapılan tüm tesisatlardan istenilen verimin alınabilmesi için tesisat yalıtımı yapılmalıdır.İleri teknoloji kullanılarak yapılan binalar hariç diğer binalarda tesisat yalıtımına gerekli hassasiyet gösterilmemektedir. Ülkemizde fazla önemsenmeyen fakat yapılası gerekli olan tesisat yalıtımı da hem enerji tasarrufu sağlar, hem de tesisat borularının korozyona uğramasını engeller.
Tesisat Yalıtımı bir binanın ısıtılması veya soğrulması için harcanan enerjiden tasarruf edilmesinde önemi büyüktür. Özellikle binaların ısıtılmayan bölümlerinden geçen tesisatın ve vanaların yalıtımı yapıldığı taktirde enerji tasarrufu çok önemli mertebelerdedir. Bu sebeple tesisatı oluşturan, boruların, tankların, depoların, klima kanallarının, vana ve armatürlerin, içerisinden geçen akışkanın sıcak ya da soğuk oluşuna göre uygun yalıtım malzemeleri ile yalıtılması gerekmektedir.
Tesisat izolasyonu geri dönüşümü en kısa olan yalıtım uygulamasıdır, yalıtım tutarı birkaç ay içerisinde geri kazanılmaktadır. Enerji kazanımı yalıtım alanına, akışkanın cinsine ve kullanılacak malzemelerin özelliklerine bağlı olarak değişkenlik gösterebilir.
Tesisat yalıtımı denince aklımıza gelen içinden akışkan geçen borular, vanalar, havalandırma amaçlı kullanılan kanallar, radyatörler, kazan daireleri, hidrofor, soğutma üniteleri, kombi-boyler vb. cihazlarda ısı, ses, yangın yalıtımı yapılmasıdır.
Tesisat Yalıtımının Uygulandığı Yerler
1- Tüm dikey ve yatay tesisat borularında ısıtma ve soğutma yapılan havalandırma kanallarında, vanalarda, radyatör arkasında uygulanır.
2- Binaların kazan daireleri ve ekipmanlarda ısı kaybını engellemeye yönelik ısı yalıtımı yapılır.
3- Soğutma ünitelerinde, split klima ve klima santrallerinde ısı kazanımı ve yoğuşmayı engellemeye yönelik ısı yalıtımı yapılır.
4- Havalandırma kanallarının içinde özellikle menfezçıkışlarından gelen sesis azaltılması için ses yalıtımı yapılır.
5- Boru, hidrofor, brülör ve kazanlarda oluşan gürültü ve titreşimi engellemeye yönelik ses yalıtımı yapılır. Titreşim yapan cihazların zeminle temas ettiği noktalarda uygulanır.
6- Genellikle yangın kaçış koridorlarını besleyen havalandırma kanallarında ve yatay-dikey geçişlerin olduğu şaftlarda (elektrik kabloları, borular, kanallar yangını önleme amaçlı olarak uygulanır.
7- Kazan dairelerinde iş güvenliği ve yangın riski açısından yüzey sıcaklığı yüksek olan ekipmanların (vana, kazan, flanş) dış yüzeylerinde yangın yalıtımı amaçlı uygulanır.
8- Bacalar, ısı kaybı ve yoğuşmaya karşı yalıtılır.
5- Yangın Yalıtımı:
Yanma, oksijen ve tutuşma sıcaklığına ulaşmış bir madde ile meydana gelen kimyasal bir reaksiyondur. Bir başka deyişle yanma, yakıtların oksijenle girdikleri kimyasal reaksiyonun adıdır. Bu reaksiyon ile yanan maddenin içindeki kimyasal enerji ortaya çıkar. Meydana gelen bu enerji, ses enerjisi, ışık ve sıcaklık gibi farklı enerji formlarında kendini gösterir. Bazen maddeyi tutuşma sıcaklığına ulaştırmak için bir başka yanıcı maddeye ihtiyaç duyulur. Böyle bir durumda yangın üçgeni olarak adlandırılan 3 faktör birlikte bulunur. Bunlar; tutuşma sıcaklığı, oksijen ve yanıcı maddedir. Yangın ise, maddenin ısı ve oksijenle birleşmesi sonucunda meydana gelen yanma reaksiyonlarından kaynaklanan bir afettir. Kontrol ve istem dışı meydana gelir.
YANMA KİMYASI
Yanma kimyasal bir reaksiyondur. Reaksiyondan önce var olan maddelere “yanma işlemine girenler”, reaksiyondan sonra oluşan maddelere de “yanma sonu ürünleri (yanma işleminden çıkanlar)” denir. Genellikle C, H2, S, CO, Cc Hh gibi maddelerin saf O2 ile yanması söz konusudur. Örneğin, doğalgazın önemli bir bileşeni olan metanın yanışı ve yanma sonu ürünleri CH4 + O2 » CO2 + 2 H20 (Yanına işlemine girenler » Yanma sonu ürünleri) şeklinde olmaktadır. Yanıcı bir maddenin ve oksijenin buluşması yanma için ye-terli değildir; yanıcı maddenin sıcaklığının da tutuşma sıcaklığına getirilmesi gerekir.
YANGIN VE YAPI
Bir yangın yerinde sıcaklığın zamanla değişimi ilk 5 dakikada 555°C, 10. dakikada 660°C, 15. dakikada 720°C, 30. dakikada 820°C, 60. dakikada ise 927°C şeklinde olmaktadır. Yapı malzemesi olarak kullanılan birçok polimer ürün düşük tutuşma sıcaklığına sahiptir. Bunun yanı sıra yine yapılarda sıkça kullanılan ahşap ve türevi ürünler de 260°Cden başlayan sıcaklıklarda tutuşabilmektedir. Bu maddelerin yanması sonucu karbonmonoksit, dioksin ve furan gazları ortaya çıkar. Ayrıca söz konusu yanıcı maddelerin yanması sonucu yanıcı olarak değerlendirilmeyen yapı elemanları üzerinde ciddi tahribatlar meydana gelir. Yangına karşı yapı tasarımında yapının taşıyıcı elemanları belirli süreler için korumak bir başka deyişle göçme süresini uzatmak amaçlardan birisidir. Bu süre hem yapıyı kullananların tahliyesine hem de yangına müdahaleye zaman sağlayacaktır. Ahşap elemanların yaklaşık 20 dk boyunca yangına dayanabil-dikleri ve bu sürenin sonunda göçmenin yaşanabildiği görülmüştür.
Her ne kadar yapı taşıyıcı sistemlerini oluşturan yanmaz malzemeler alev almasalar da özellikle yapı çeliğinin ısı ile maruz kaldığı deformasyonlar sonucu taşıyıcılık nitelikleri oldukça azalır. Yapı çeliği ısıyı iyi ileten bir malzeme olarak ısıl yükler-den çok kolay etkilenir. Üzerinde kalıcı deformasyonlar meydana gelebilir ve bu deformasyonlar düğüm noktalarında ötelenmelere ve hesap edilmemiş kuvvetlere neden olur. Çelik 350°C de taşıyıcılığının %33'ünü, 500°C'de %50'sini ve 700°C'de %80'ini kaybeder. 640°C'ye gelmiş bir çelik elemanın boyu yaklaşık %1 uzamaktadır. Bu nedenle çelik yapılarda göçme riski daha yüksektir.
Benzer bir durum betonarme yapılar için de geçerlidir. Bir yapıdaki yangın en çok 1093°C olabilmekte genellikle de 815°C'yi geçmemektedir. Çeliğin erime noktası ise 1450°C'dir. Yangın hâlinde meydana gelen ısıl yüklemeler ve taşıma gücündeki kayıp sonucu çelik 550°C'de statik hesaplar açısından kritik noktaya gelir. Bu sıcaklığın üzerine çıkması halinde çelik üzerinde kalıcı deformasyonlar oluşur. düğüm noktalarında meydana gelecek plastik şekil değiştirmeler ile çökme yaşanır. Her ne kadar pas payı koruyucu bir faktör olarak bulunsa da yapı elemanının bu sıcaklığa ulaşmaması yangın riski ve önlemleri çalışmalarında göz önüne alınmalıdır.
TEMEL YANGIN YALITIM MALZEMELERİ
Yangın yalıtımında, yapı elemanlarının meydana gelen sıcaklığa ve ısıl yüke dayanımlarının arttırılması hedeftir. Yangın yalıtımında meydana gelen ısıya yangın sonuna kadar dayanacak yapı ve yalıtım elemanları tasarlanabileceği gibi, yapıdaki insanların ve/veya eşyaların tahliyesine yetecek süre dayanacak yapı ve yalıtım elemanları da tasarlanabilmektedir. Yapı malzemelerinin yangına dayanım durumlarına göre sınıflandırılması sonucu aşağıdaki tablo oluşmuştur.
A1 Sınıfı: Kum, çakıl, alçı, beton, tuğla, seramik, cam yünü, taş yünü, perlit.
A2 Sınıfı: Organik bağlayıcılı cam yünü ve taş yünü.
B1 Sınıfı: Alçı-karton plaka, çimentolu odun talaşı, yanma geciktiricili katkılı polistiren ve poliüretan köpük.
B2 Sınıfı: Ahşap, silikon derz dolgusu, polistiren ve poliüretan köpük.
B3 Sınıfı: Ahşap talaşı, kağıt vb.
Yangın yalıtımının içerden yapılan bir yalıtım olması nedeniyle kullanılan yalıtım malzemelerinin yapının kullanım şeklini etkilemeyecek görsel ve fonksiyonel özelliklerde olması gerekmektedir. Yalıtım kaplaması nedeniyle ortaya çıkan hacim daralmaları, yapı elemanlarındaki boyut artışı, yüzeylerdeki kaplama mukavemeti gibi sonuçlar göz önüne alınmalıdır. Yangın yalıtımında en sık karşılaşılan yalıtım ürünleri taş yünü ve cam yünüdür. Bu ürünler genel olarak meydana gelen ısının yapı elemanına verdiği 'zararı önleyebilmektedir. Ancak iç mekânda kullanım zorlukları nedeniyle son dönemlerde yerlerini boya ve emprenye ürünlerine bırakmaya başlamışlardır. Bu ürünler genel olarak tahliye için gerekli zamanın kazanılması amacıyla kullanılırlar.
TAŞYÜNÜ YANGIN YALITIM MALZEMELERİ
Taş yünü piyasada bağlayıcılı ve bağlayıcısız olarak bulunur. Dökme diye tabir edilen taş yünü bağlayıcısız iken belli formlar kazandırılmak için eklenen bağlayıcılar ile üretilenler plak formundadır. Taş yünü bağlayıcısız hali ile 750°C, organik bağlayıcılı olarak 650°C sıcaklığa kadar dayanabilir. En sık kullanılan yangın yalıtım malzemesi olan taş yünü “Büyük kısmı yanmaz malzemeler” olan A2 yangın dayanımı sınıfındadır. Depo, hava kanalları, galeriler gibi temas veya kullanım süresi-nin düşük olduğu alanlarda açık olarak kullanılabilirken yaşam alanlarında alçı levhalar gibi yanmaz ürünler ile kaplanarak kullanılması uygundur.
CAM YÜNÜ YANGIN YALITIM MALZEMELERİ
Cam yünü de taş yünü gibi A2 sınıfı yangın dayanımına sahip bir üründür. Ancak cam yünü bağlayıcısız hali ile 550°C, organik bağlayıcılı (bakalit) olarak 250°C sıcaklığa kadar dayanabilir. Yaşam alanlarında cam yününün de taş yünü gibi yanmaz plaklarla kaplanarak kullanılması gerekmektedir
YANMAZ BOYALAR
Yanmaz boyalar ve emprenyeleme ürünleri yangının yapı elemanı üzerindeki etkisini geciktirmek amacıyla kullanılabilen ürünlerdir. Kimyasal yapısındaki farklılıktan ya da uygulama kalınlığından kaynaklı olarak yapı elemanının yangın dayanımı 30, 60; 90 ya da 120 dk'lık sürelerde korumasını sağlar.
Yanmaz boya uygulamaları genellikle çelik yüzeylerde tercih edilmektedir. Emprenye uygulamaları ise ahşabın yangın dayanımını arttırmak için kullanılmaktadır. Yangına dayanıklı boyalar yangın sırasında şişerek hacimleri artar. Bu hacim artışı ile yalıtım katmanı elde edilmiş olur. Hacimdeki bu artış için belli bir süre gereklidir. Boya kullanarak yangına karşı koruma ev tipi yangın olarak adlandırılan selülozik yangınlara karşı etkilidir. Ancak akaryakıt yangınları gibi hidrokarbon yangınlarında hızla ısı artışı yaşandığı için boyalardaki tepki süresi yetersiz kalmakta ve yeterli koruma sağlayamamaktadırlar.
TEMEL YANGIN YALITIMI UYGULAMA KURALLARI VE DETAYLAR
Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik ile mimari ve statik tasarıma temel teşkil edecek büyüklükler ve detaylar belirlenmiştir. Yangına dayanıklı yapı tasarımı birçok parametreye bağlı olarak ele alınan bir konudur. Yapı elemanlarının üretildiği malzemenin seçimi veya yapı elemanlarını koruyan yalıtım malzemesinin tercihi yangın yalıtımında bir bölümdür.
Diğer bölüm ise yapı elemanlarının tasarımı ve yapıdaki hacimlerin boyutlarının belirlenmesidir. Daha çok mimari tasarımla birlikte anılan ikinci kısım kaçış hollerinin ya da merdivenlerin genişlikleri, çıkış kapılarının hacimlere olan uzaklıkları, yangın merdivenlerinin konumlanışı ve bunların yapıdaki pozisyonlandır. Bu tasarımların amacı yangın anında, kaçışları ve taşımayı sağlayacak zamanı sağlamaktır.
Yalıtım İhtiyacının Nedenleri
Çoğu ülkede, ısıtma ve soğutma işi için oldukça büyük miktarda enerji yani para harcanmaktadır. Evler ve binalar verimli ve doğru bir şekilde yalıtıldığında:
- Enerji verimi artacak ve parasal olarak tasarruf sağlanacaktır.
- Yalıtımın korunması için, ekstra bir güç ve maliyete gerek yoktur, kalıcıdır ve genelde bakım gerektirmez.
- Konforu arttırır. Bina boyunca, sıcaklık dağılımı daha homojen olur.
- Yalıtım, dışardan gelen gürültüyü emdiği için, ses yalıtımı da sağlar.
- Genel bir kazanç olarak da, yalıtım sayesinde ısınma amacı ile yakılan yakıttan çevreye zararlı olan atık gaz geçişi azalmış olur.
YALITIMSIZ BİNALARDA YAŞANABİLECEK SORUNLAR
Isı kaybı olduğu için, ısıtma ve soğutma maliyetleri yükselir. Yalıtımsız duvarların içinde difüzyon meydana gelir, duvarlarda terleme sonucu küflenme ve siyah lekeler oluşur, duvar boyasında ve sıvasında dökülmeler meydana gelir. Isı dağılımı dengesiz olacağı için, dış duvarlar ve pencereye yakın yerler soğuk, iç taraflar sıcak olur, yaz aylarında soğutma için kullanılan soğutma sistemleri işlevini tam anlamıyla yerine getiremeyeceği için daha fazla çalıştırılır bu da yaz nezlesi ve diğer hastalıklara sebep olur.
Kış aylarında, taban altı ve tavan aralarında çiğlenme ve donmuş yüzeyler oluşur.
Yaz aylarında, tavan arası son derece sıcak ve bunaltıcı olur.
Yalıtımın mutlaka tüm bina ihtiyacı gözönünde bulundurularak yapılması gereklidir. Sadece yaşam mekanlarının yalıtımı, tavan ve taban yalıtımı olmadan doğru yalıtım şekli değildir. Bina ısısının sürekliliğini koruyabilmek için mutlaka ısı kaybı olan tüm alanların saptanması ve yalıtımda göz önünde bulundurulması gereklidir.
Haberleri paylaşmak ister misiniz ?