Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) tarafından düzenlenen ‘Gündem Buluşmaları’ toplantısı, ‘Fırtınalı Havada Dümende Olmak’ başlığı altında gerçekleştirildi.
Türkiye İMSAD’ın geleneksel hale getirdiği, 2019 yılı Haziran ayı ‘Gündem Buluşmaları’ toplantısı, 27 Haziran Perşembe günü İstanbul Sanayi Odası Odakule’de düzenlendi. Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan’ın açılış konuşmasını yaptığı ‘Gündem Buluşmaları’nda, Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel, sektöre ilişkin güncel verileri ve değerlendirmelerini aktardı. Türkiye İMSAD Başkan Yardımcısı Çetin Tecdelioğlu’nun moderatörlüğünde gerçekleşen ‘Fırtınalı Havada Dümende Olmak’ başlıklı oturumun konuk konuşmacısı ise Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Atalay Gümrah oldu.
“Gelişmiş ülkelere daha fazla ihracat yapıyoruz”
İnşaat malzemesi sanayicileri ve iş dünyasından isimlerin büyük ilgi gösterdiği Gündem Buluşmaları’nda, sektördeki son gelişmeleri aktaran Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan, “Biz sadece Türkiye’nin değil içinde bulunduğumuz coğrafyanın önemli bir yapı taşıyız” dedi. İnşaat malzemesi sanayisinin büyüklüğünün son yıllarda özellikle iç pazarda inşaat sektöründe yaşanan daralma sonrası 100 milyar dolara gerilediğini dile getiren Ferdi Erdoğan, bunun 21,5 milyar dolarının ihracat, geri kalanının ise iç pazarı temsil ettiğini söyledi. Ferdi Erdoğan, şöyle devam etti: “İnşaat malzemeleri ihracatında zirve olarak 23 milyar doları görüp, 2015-2016 yıllarında 15 milyar dolar seviyesine insek de şimdi yeniden 23 milyar dolar ihracata doğru gidiyoruz. İnşaat malzemeleri ihracatında önemli pazarlarımız sanılanın aksine AB ülkeleri ve ABD. Biz gelişmiş ülkelere daha fazla ihracat yapıyoruz. İngiltere, Fransa, Almanya, ABD, Kanada, Orta Doğu'da İsrail ve Irak en önemli pazarlarımız. Bunun anlamı şu; Batı’nın standartlarıyla üretip Doğu’nun fiyatlarıyla rekabet eden bir ülkeyiz.”
Her 10 sentlik artış Türkiye’nin ihracatına 4 milyar dolar katkı sağlıyor
Konuşmasında maliyet artışına da değinen Ferdi Erdoğan, “İnşaat malzemeleri sanayisi enerji yoğun bir sektör olduğu için yüzde 45 maliyet artışı var ama bunun yüzde 25’i fiyatlara yansıyabildi. Bu süreçte ihracata nasıl ivme kazandırabileceğimize bakmamız gerekiyor. Bizim sektörümüzün ihracat birim fiyatı maalesef 50 sentlerden ortalama 40 sente düştü. Oysa her 10 sentlik artış, Türkiye’nin ihracatına 4 milyar dolar katkı yapar. Kendi içimizde fiyat rekabeti yapmak yerine ortalama ihracat değerini artırmaya odaklanmalıyız” diye konuştu.
“Atığı yöneteceksek binayı atık haline getirmeye gerek yok”
Kentsel dönüşümün hayata geçen yeni yönetmeliklerle aslında yeni başladığını vurgulayan Ferdi Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Kentsel dönüşüm artık alan yapılanması adı altında yapılacağı için bunun planlanması önemli. 20 milyon konuttan, 7 milyonunun yeniden yapılacağı açıklandı. Sektörün yeniden canlanması için şantiye pazarı yerine yenileme pazarını devreye almalıyız. Burada derin yenilemeden yani iklimlendirme, ısıtma-soğutma, aydınlatma, yangın güvenliği, güçlendirme gibi konulardan bahsediyoruz. Aynı zamanda enerji verimliliği ve sera gazı salımının daha da önem kazandığı günümüzde, atığı yöneteceksek binanın kendisini atık haline getirmeye yani binayı önce moloza çevirip sonra yeniden yapmaya gerek yok. Mevcut binaların hepsini yenilemek, hatta yeşil bina haline getirmek bile mümkün" dedi.
“Belirsizliğin yüksek olduğu ortamlarda pazarda daha çok bulunmalıyız”
Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Atalay Gümrah da toplantıda yaptığı konuşmada, belirsizliğin ve değişkenliğin yüksek olduğu ortamlarda pazarda daha çok bulunmanın, müşteriler ile daha çok zaman geçirmenin önemine dikkat çekerek, “Bütünde sıkıntılar, belirsizlikler olsa da, fırsatlar barındıran alt sektörler, coğrafyalar veya projeleri olan akıllı müşteriler her zaman vardır ve var olacaktır” dedi.
“İş insanının umutsuz, çözümsüz olma şansı yok”
İş insanının, hayalperest olma şansı olmadığı gibi umutsuz, çözümsüz olma şansının da olmadığını vurgulayan Gümrah, “Bizler rasyonel olmalıyız, çözüm üreten, fırsatlar yaratan kişiler olmak zorunluluğundayız. Aldığımız her kararın uzun dönem etkisini göz önüne almalıyız. Türkiye İMSAD çatısı altındaki her bir yönetici eminim çok zor koşullarda dümende oldu. Biz bu ülkede profesyonel yöneticiler olarak arkasına rüzgarı almış, doğru dürüst dalga görmemiş, çarşaf gibi denizlerde süzülmüş kaptanlar değiliz. Fırtına yabancımız değil. Her fırtınada yeniden öğreniyoruz yüzmeyi, yüzdürmeyi, demir almayı, yeni limanlara varmayı. Bu zor günleri de atlatacağımıza, ülke olarak, sektör olarak sıkıntıların üstesinden geleceğimize inanıyorum” diye konuştu.
“Kuruluşlarımız küresel düşünerek güçlerini sürdürecektir”
Süreklilik ve sürdürülebilirliğin ancak güçlü yapılar kurmak, geçmiş deneyimleri, birikimleri etkin kullanarak günün ihtiyaçlarına cevap vermek ve yarına hazır olmak ile mümkün olabileceğini belirten Atalay Gümrah, “Bugün de sağlam temeller üzerine kurulmuş, deneyimli insan kaynağına sahip köklü kuruluşlarımız, bu yapılarının üzerine yerel değil, küresel düşünmeyi, yaratıcılığı, inovasyonu ve dijitalleşmeyi koyarak gelecekte de güçlerini sürdüreceklerdir. Maalesef orta-düşük teknolojili sektörler arasında listelenen inşaat malzemeleri sektörümüzü teknoloji kullanımı ile geliştirerek, kısa vadede orta-yüksek gruba taşımalıyız” dedi.
‘’İnşaat sektörüne yönelik özel programa ihtiyaç var’’
İnşaat malzemesi sektörünün son dönemini grafiklerle anlatan Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel de, inşaat sektöründe yaşanan daralmadan ve olası senaryolardan bahsederek, inşaat sektörüne yönelik özel programa ihtiyaç olduğunu dile getirdi.
Haberleri paylaşmak ister misiniz ?