İSİB SEKTÖR STRATEJİ ÇALIŞTAYI YAPILDI HAVALANDIRMA SİSTEMLERİNİN ÖNEMİ OKUL İÇİ HAVA KİRLİLİĞİ VE SAĞLIK ETKİLERİ YOĞUN BAKIM STANDARTLARI VE İNSAN FAKTÖRÜNÜN HASTANE ENFEKSİYONLARINA ETKİLERİ SYSTEMAIR İLE OKULLARDA OPTİMUM İÇ HAVA KALİTESİ GALATAPORT İSTANBUL’A DAIKIN İMZASI MANTOLAMANIN ‘İYİSİ’ BONUS 16 CM TAŞ YÜNÜ İLE AĞAOĞLU ÇEKMEKÖY’ DE MEVAMALL AVM -ANKARA PROJESİNDE TERCİH YİNE ATLANTIK SU KAYNAKLI ISI POMPALARI OLDU MITSUBISHI ELECTRIC YARININ ÜRETİM ANLAYIŞINA YÖN VEREN ROBOTLARINI SERGİLEDİ YEŞİL ENERJİ DÖNÜŞÜMÜNÜ DİKKATE ALAN ŞİRKETLER VERİMLİLİĞİNİ ARTIRIYOR İKLİMSA VE UGETAM, GES ALANINDA UZMAN PERSONEL İÇİN BİRLİKTE ÇALIŞACAK ASHRAE’NİN GLOBAL HVACR SUMMIT VE RAL CRC TOPLANTISI 400’Ü AŞKIN TEMSİLCİ İLE İSTANBUL’DA YAPILDI SAĞLIK, KONFOR VE ENERJİ VERİMLİLİĞİ” ARASINDAKİ İDEAL DENGENİN KURULMASI ÖNEMLİ İZOCAM BAYİLERİNİN SON DURAĞI “BEYAZ ŞEHİR” BELGRAD OLDU ÇUKUROVA ISI’NIN FABRİKALARIN ENERJİ TASARRUFUNA KATKISI BÜYÜK

KADIN İSTİHDAMINDA CİDDİ ADIMLAR ATILMALI

KADIN İSTİHDAMINDA CİDDİ ADIMLAR ATILMALI

DemirDöküm Pazarlama Direktörü Bilge Kıran:
“Önemli olan kişinin cinsiyetinden bağımsız iş yapma kabiliyetine, arzusuna ve yeterliliğine bakılmasıdır.”
 
RÖPORTAJ NÜKTE KURTCU
 

 

Kaç senedir bu sektördesiniz ve bu zamana kadar yaşamış olduğunuz pozitif/negatif yaklaşımlardan bahseder misiniz?

 
DemirDöküm ailesine 2016 yılında katıldım. Yaklaşık 3 yıldır iklimlendirme sektöründe çalışıyorum. Bundan öncesinde otomotiv, inşaat malzemeleri ve seramik gibi yine üretim ve iş emeğinin yoğun olduğu sanayi sektörlerinde faaliyet gösterdim. İklimlendirme sektöründe de diğer sanayi sektörlerinde olduğu gibi istihdam erkek ağırlıklı ilerliyor. Ancak her seviyede kadın çalışan sayısının arttırılması için yeni çalışmalar yürütüldüğünü ve kadınların dahiliyetinin teşvik edildiğini gözlemlediğimi söyleyebilirim. Ancak bu konuda henüz bankacılık ya da tüketim sektöründeki kadar başarılı olmadığımızı, bu yönde daha ciddi adımlar atılması gerektiğini düşünüyorum. 
 
“BEN HEM İŞ HEM DE ÖZEL YAŞAMIMDA, İNSANI İNSAN YAPAN ÖZELLİKLERE VE İŞ YAPIŞ ŞEKİLLERİNE ODAKLANIRIM”
 
Peki genel olarak düşünecek olursak, iklimlendirme sektöründe çalışan kadın olmanın avantajları ve dezavantajları nelerdir?
 
Ben hem iş hem de özel yaşamımda kadın/ erkek cinsiyet rollerinin dışında durarak, insanı insan yapan özelliklere ve iş yapış şekillerine odaklanırım. Kişinin eğer iş ele alışı, konuya yaklaşımı, niyeti ve kişiliği bir işi layıkıyla yerine getirebilecek düzeyde ise cinsiyet kimliği herhangi bir önem teşkil etmemelidir. Konuya iklimlendirme sektöründe de bu şekilde yaklaşan çok sayıda kişi ve yönetici gördüm. Böyle olduğu zaman zaten kadın ya da erkek olmanızın bir önemi kalmıyor.
 
Yine de Türkiye’de erkek egemen sektörlerde bazen kadın olduğunuz için size karşı çekimser kalınan ya da işi yapma kabiliyetinizin sorgulandığı durumlarla karşılaşabiliyorsunuz. Ancak kendi adıma iklimlendirme sektöründe bulunduğum pozisyonum ve çevrem içinde bu gibi olumsuz durumlarla karşılaşmadığımı söyleyebilirim. 
 
“İSTİHDAMI ARTTIRMAK İÇİN CİDDİ BİR İSTEK VE TEŞVİK OLDUĞUNU ÖZELLİKLE KENDİ ŞİRKETİMDE GÖZLEMLİYORUM”
 
Sektörümüzdeki kadın çalışan istihdamı hakkında ne düşünüyorsunuz? 
 
Daha önce de belirttiğim gibi istihdamı arttırmak için ciddi bir istek ve teşvik olduğunu özellikle kendi şirketimde gözlemliyorum. Ancak bankacılık ya da hizmet sektöründeki düzeye çıkmak için daha gidilecek çok yol olduğunu düşünüyorum.
 
Bizim sektör ile diğer sektörleri karşılaştıracak olursak, kadınlar her sektörde aynı zorluklarla mı boğuşuyor? 
 
Özellikle teknik ağırlıklı sektörlerde kadınların iş bulma ve kariyerinde yükselme konularında daha fazla zorlandıklarını düşünüyorum. İster istemez bilinçaltında teknik, üretim odaklı işleri erkeklerin daha iyi yapacağına dair bir algı var. Her ne kadar kadın istihdamı tüm bu sektörler için de aynı şekilde önem arz etse de kadınların iş yapış konusunda yetersiz kalmalarına ilişkin bir kaygı olduğunu düşünüyorum. Ayrıca kadının doğum yapması, çocuk sahibi olması ne yazık ki zaman zaman erkeklere karşı dezavantaj olarak görülebiliyor.
 
Burada önemli olan kişinin cinsiyetinden bağımsız iş yapma kabiliyetine, arzusuna ve yeterliliğine bakılmasıdır. Ancak henüz Türkiye’de bu aşamada olmadığımızı söyleyebilirim. 
 
Size göre iş hayatında kadınların karşılaştığı en büyük zorluk nedir?
 
Önyargı ile yaklaşılmak. Bu nedenle kadınlar kendilerini daha fazla ispatlamak zorunda kalıyor ve maalesef bazen kabul edilmek ya da yükselmek adına “erkek” gibi kadın, “adam gibi adam” olmak durumunda kalıyorlar. 
 
“KADINLARIMIZI DAHA EV VE AİLE ODAKLI YETİŞTİRİYORUZ”
 
Senelerdir konuşulmasına rağmen hala iş hayatında dezavantajlı olmamızı neye bağlıyorsunuz? Sizce bu kavramı yok etme konusunda nerede yanlış yapıyoruz? 
 
Öncelikle bunun kültürel ve toplumsal bir sorun olduğunu düşünüyorum. Çocuklarımıza aile içinde ya da okullarda bu kavramı değiştirecek eğitim ve vizyonu yeteri kadar vermediğimiz kanaatindeyim. Kadınlarımızı daha ev ve aile odaklı yetiştiriyoruz. “Kadının yeri evidir” söylemi çok yerleşik bir kavram. Türkiye’de 100 kadından 31’i iş bulmak isterken, erkeklerde bu oran %71. Kadınlarımız iş dahi aramıyor. Türkiye’de kadın istihdam oranı %27,5, Avrupa ortalaması ise %60. 
 
Bir yerde toplum olarak hata yaptığımız aşikâr.
 
Anayasal olarak ya da şirketlerin bireysel çabalarında kadın ve erkeğin eşit görülmesi dönüşüm için yeterli değil. Toplum ve kültürel olarak da bu bilinci hem erkeklerimize hem de kadınlarımıza aşıladığımızda gerçek dönüşüm yaşanacaktır. Şu anda bu durumdan çok uzak olduğumuzu düşünüyorum. 
 
 
■  Son olarak, iş adamı iş kadını değil iş insanı kavramı konusundaki görüşünüzü almak isterim…
 
Şahsen karşımdaki kişiyi erkek ya da kadın olmasından öte öncelikle insani değerlerinin olup olmadığıyla ve bu değerlere uygun yaklaşım sergileyip sergilemediğiyle değerlendiririm.  Tabii ki hitabet de bu açıdan önemli. Ancak “iş insanı” değimini kullanıp insanı değerlere uygun olmayan davranış sergileyen birinin de açıkçası benim gözümde çok bir değeri yoktur. 
 
8 Mart Dünya Kadınlar Günü içinbir mesajınız var mı?
 
Kadınlarımızın toplumdaki yerini değiştireceksek, ilk başta çocuklarımızı doğru eğiterek yapacağız. Aileler olarak bütün amacımız erkek/kız tüm çocuklarımıza eşit şartlarda, aynı zihniyette, modern ve çağdaş bir eğitim vermek olmalı.
 
Katılımınız için çok teşekkür ederiz.

Haberleri paylaşmak ister misiniz ?

-