Enerji Verimliliği Derneği Başkanı Murat Kalsın, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlı olduğunu, ülkemizde kullanılan enerjinin yüzde 75’inin yurtdışından ithal edildiğini ve 50-55 milyar dolarlık enerji ithalatından kaynaklanan bir açık söz konusu olduğunu söyledi.
Türkiye’nin enerji bağımlılığına son vermek üzere başta yerel ve sürdürülebilir kaynakların kullanılmasına yönelik yatırımları desteklediğine dikkat çeken Kalsın, Doğu Akdeniz’de yapılan sondaj çalışmalarının Avrupa’nın enerji arz güvenliğini sağlamak üzere yapıldığını, bu konuda Türkiye’yi dışarıda bırakarak bir çözüm üretmenin asla mümkün olmadığının altını çizdi.
Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin (EGD) “İklim Ekonomisi Projesi” ve bu yıl İzmir’de 11’ncisini düzenlenecek Küresel Isınma Kurultayı gibi farkındalık çalışmaları doğrultusunda Enerji Verimliliği Derneği (ENVER) Genel Başkanı Murat Kalsın ile bir araya geldi. ENVER’in Kandilli’de bulunan merkezinde gerçekleşen yuvarlak masa toplantısına EGD ve Küresel Isınma Kurultayı Komite üyeleri katıldı.
Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi dışarıda bırakarak bir çözüm üretmek mümkün değil
EGD Başkanı Celal Toprak’ın moderatörlüğünde gerçekleşen buluşmada konuşan Enerji Verimliliği Derneği (ENVER) Başkanı Murat Kalsın, ülkemizin Doğu Akdeniz Körfezi’nde yürüttüğü sondaj çalışmalarının aslında bir verimlilik projesi olduğunu söyledi. Bölgede Türkiye ve K.K.T.C’nin haklarının hiçe sayılarak, sınırı olmayan ülkelerin diğer ülkelerle bir araya gelerek bir takım sondaj çalışmaları yaptığını söyleyen Kalsın, “Türkiye’nin yaptığı çalışmalar hem kendi hem de K.K.T.C.’nin hukuki alanı içinde yapılan çalışmalar. Türkiye burada elde edeceği doğalgaz kaynağı ile dışa bağımlılığını daha fazla azaltacak, yurtdışına döviz çıkışı ve cari açığını azaltmış olacak. Böylelikle kendi kaynağını üretecek ve enerji arz güvenliği istikrarı sağlamış olacak. Türkiye şunu ispatlamaya çalışıyor. Esas olarak Avrupa’nın enerji arz güvenliğini sağlamak üzere burada sondaj çalışmaları yapılıyor. Ama bugün doğal gazda bir hub durumuna gelen Türkiye’yi dışarıda bırakarak bölgede bir çözüm üretmek mümkün değil. Çünkü diğer hublar, Güney Kıbrıs Rum kesiminden İsrail’e, İsrail’den deniz üzerinden Avrupa’ya, bu 3-4 misli yatırım gerektiriyor. En ekonomik çözüm Türkiye üzerinden Avrupa’ya gitmesi.” dedi.
Enerjinin yüzde 35’i sanayide tüketiliyor
Türkiye’nin enerjide dışa bağımlı olduğunu, ülkemizde kullanılan enerjinin yüzde 75’inin yurtdışından ithal edildiğini ve 50-55 milyar dolarlık enerji ithalatından kaynaklanan bir açık söz konusu olduğunu söyleyen Enerji Verimliliği Derneği (ENVER) Başkanı Murat Kalsın, ülkemizin tükettiği enerjinin yüzde 35’inin sanayide tüketildiğini bu nedenle, mutlaka sanayi alanında çalışılması ve proje üretilmesi gerektiğini ifade etti.
Daha temiz ve iklime duyarlı büyüme mümkün
Ekonomi Gazetecileri Derneği olarak, 11 yıl önce iklim değişikliği konusunda ekonomi basını bilgilendirme amacı ile Küresel Isınma Kurultayı düzenlemeye başladıklarını ve beraberinde, İklim Ekonomisi Projesi ile devam ettiklerini belirten EGD Başkanı Celal Toprak, “Türkiye enerjide dışa bağımlılığına son vermekte kararlı. Bu alanda yerel kaynakları en verimli şekilde kullanmak üzere pek çok yatırım yapılırken, Doğu Akdeniz’de Levant Havzası’nda petrol ve gaz arama çalışmaları gibi Avrupa’nın enerji güvenliğini yakından ilgilendiren cesur atılımlar yapılıyor. Tüm bunlar devam ederken, teknolojik buluşlar ve küresel ticarette yaşanan önemli gelişmeler, daha temiz ve iklime duyarlı büyüme için dünyayı yeni bir iklim ekonomisine geçişe zorluyor. Bu değişimin istihdam, ekonomik tasarruflar, rekabet ve pazar fırsatları, küresel refah ve verimlilik açısından somut faydalarının görülmeye başlanması, henüz yeterince hızlı olmasa da ivme kazanmaya ve taraftar toplama devam etmesini sağlıyor.” dedi.
Enerji verimliliği geleceğin yeni sektörü ve mesleği olacak
Enerji Verimliliği Derneği (ENVER) Başkanı Murat Kalsın, Enerji verimliliği, sadece bilinçlendirme gereken bir konu değil, eyleme dönüşerek katma değere endekslenmesi gerekiyor. Enerji verimliliği konusunu eyleme dönüştürmek için diğer konularda olduğu gibi iş dünyası ile el ele vermemiz gerekiyor. Eğer bir konuda toplum olarak netice almak istiyorsanız mutlaka bununla ilgili bir mevzuat, bir hukuki yaptırım ve bunlarla ilgili bir danışmanlık müessesinin olması gerekiyor. Biz enerji verimliliği meselesini henüz sektöre dönüştüremedik. Belki sektör kavramı şimdilik biraz uçuk olabilir. Hiç olmaz ise bir danışmanlık müşavirlik şeklinde bir uzmanlık alanına dönüştürülerek firmalar, kurumlar bu hizmeti almaya mecbur tutulmalı.” dedi. Gençlere meslek seçimi tavsiyesinde bulunanKalsın şöyle devam etti: “Enerji verimliliği geleceğin yeni sektörü ve mesleği olacak. Enerji Verimliliği Müşavirliği konusunda, T.C. Ekonomi Bakanlığı ile birinci faz imzalandı, ikinci aşamaya geçiyoruz. Enerji Verimliliği Müşavirliği mesleği sahaya çıkacak”.
Enerji verimliliği yatırımları ile 1 koyup 3 almak mümkün
Enerji verimliliği konusuna yapılacak yatırımlara dünyada olduğu gibi ülkemizde de düşük faizli kredi verilmesi ve desteklenmesi gerektiğini ifade eden Kalsın, “10 milyar dolarlık bir yatırım ile 2033 yılında 30 milyar dolarlık bir verimlilik, tasarruf söz konusu”. Ama verimliliği ölçmek de gerek, bunun için Enerji Verimliliği Derneği olarak Bakanlık ile bir “Bilinç Endeksi” üzerinde çalışıyoruz. Bu bilinç endeksi çalışmasıyla, sanayide, ulaşımda, tüm kurumlarda enerji verimliliği bilincini yerleştirip, endekse dönüştürüp gerekli yatırımların yapılması için desteğin verilmesi sağlanacak.” dedi.